Makatta siğil tedavisi makat siğilinin semptomlarına, konumuna ve boyutuna bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Bu süreçte topikal merhemler başta olmak üzere farklı tedavi seçeneklerine başvurulabilir.
Makatın dış bölgesi ile sınırlı olan küçük siğiller için çoğunlukla topikal krem uygulaması yeterli olmaktadır. Bunun için muhakkak uzman bir hekim tarafından reçete edilen ilaçlar tercih edilmelidir. Öte yandan aşağıdakiler de dahil olmak üzere farklı tedavi seçenekleri ile sonuç alınabilir:
- Kriyoterapi: Sıvı nitrojen uygulaması olan bu işlemle sorunlu bölge dondurulmakta ve bu sayede siğiller düşmektedir.
- Elektrokoter: Siğilleri yakmak için elektrik akımı ile oluşturulan ısının kullanıldığı bir prosedürdür.
- Lazer tedavileri: Yoğun lazer ışığından iletilen enerji ile siğil oluşumu giderilebilmektedir.
- Trikloroasetik asit: Siğillere asit uygulanmasıyla gerçekleştirilmektedir.
Siğil kaplı bölgenin çok daha geniş olduğu durumlarda tedavi, aşamalı olarak devam edebilmekte veya ameliyat gerekebilmektedir.
Makat siğili nedir?
Makat siğilleri, anüsün içinde ve çevresinde oluşabilen küçük siğillerdir. Genital siğillerin bir çeşidi olan bu oluşumlar, cinsel ilişki veya cilt teması yoluyla yayılmakta ve çoğunlukla topikal ilaç kullanımı veya ameliyat ile tedavi edilebilmektedir.
Makat siğillerini oluşum nedeni, insan papilloma virüsü olarak da bilinen HPV’dir.
Anal siğiller veya kondiloma olarak da adlandırılan makat siğilleri, anüs içerisinde veya çevresinde büyüyen cilt oluşumlarıdır. Bu siğillerin gelişmesi, enfekte bir kişiyle cinsel temas veya cilt teması yoluyla yayılan ve cinsel yolla bulaşan bir enfeksiyon olan insan papilloma virüsü sonucunda meydana gelmektedir.
HPV’nin neden olduğu siğiller vücudun farklı bölgelerinde ortaya çıkabilmektedir. Öte yandan makat siğillerinin oluşumunun fark edilmesi çoğu durumda zaman alabilmektedir.
Belli hasta gruplarında ağrıya yol açmayan ve belirgin semptomlara neden olmayan anal siğiller, fark edildikleri andan itibaren mutlaka tedavi edilmelidir. Tedavi edilmezse, belirli HPV tiplerinin oluşturduğu makat siğilleri, kanser oluşumuna sebep olabilmektedir.
Makatta siğil neden olur?
Makat siğili de dahil olmak üzere tüm genital siğiller, insan papilloma virüsünden dolayı oluşur. Cinsel yolla bulaşan HPV enfeksiyonu, herhangi bir semptom göstermese de vücutta bir süre bulunmasının ardından genital siğillere neden olabilmektedir.
Bazı HPV türleri kansere yol açsa da makat siğillerine neden olan türlerin genellikle kanser oluşumuna zemin hazırlamadığı bilinmektedir. Aşağıdaki durumlarda kişilerin makat siğili ile karşılaşma ve virüsü yayma riski artmaktadır:
- Korunmasız cinsel ilişki,
- Birden fazla cinsel partnere sahip olma,
- Enfekte bir kişiyle bu bölgeden doğrudan temas etme,
- Çok erken yaşta cinsel ilişkiye girme,
- Hastalık veya ilaç tedavisi sebebiyle zayıflamış bir bağışıklık sistemine sahip olma.
Makat siğili belirtileri nelerdir?
Makat siğili belirtileri, virüsü taşıyan her hastada ortaya çıkmayabilmektedir. Bunun sebebi HPV’nin vücutta inaktif olmasıdır. Öte yandan anal siğillerin oluşumu ile hastayı rahatsız etmeye başlayan semptomlar ise şunlardır:
- Makat içinde veya çevresinde bulunan, karnabahar benzeri yumuşak topaklar,
- Bir araya kümelenebilen açık kahverengi, sarı, pembe veya ten rengi topaklar,
- Yara oluşumu, kanama veya kaşıntı,
- İç anal siğillerin neden olduğu sızıntı şeklindeki makat akıntısı.
Söz konusu gibi semptomların varlığında mutlaka uzman bir hekime başvurulmalı ve muayene olunmalıdır. Bu sayede olası hemoroid şüphesi de giderilmiş olur.
Makatta siğil nasıl anlaşılır?
Makat siğilleri küçük, yumuşak ve kubbe şeklindeki tümsekler biçiminde oluşmaya başlar. Bu oluşumlar çoğunlukla açık kahverengi, sarı, pembe veya ten rengindedir ve akıntıya neden olmaktadır.
Başlarda az ve küçük olan siğiller hızla çoğalabilmekte ve karnabahar benzeri büyük kümeler oluşturabilmektedir. Anal siğillerin rektumun içinde olduğu durumlarda ise onları hissetmek ve görmek çok daha zor olabilir.
Bu nedenle olası semptomlara karşı duyarlı olunmalı ve bunlardan herhangi birinin varlığında mutlaka doktor kontrolünden geçilmelidir.
Siğil muayenesi, anal kanalın içindeki siğilleri aramak için anoskop adı verilen bir araçla yapılan dahili muayeneyi içermektedir.
Bununla birlikte genital yayılımı değerlendirmek üzere pelvik bölge muayenesi de yapılabilir. Makat bölgesinin dışında yer alan siğiller ise görsel muayene ile kolaylıkla tespit edilebilmektedir.
Makat siğilini yaktırmak tehlikeli mi?
Elektrokoter, uzun yıllardır siğil tedavilerinde kullanılan bir yöntemdir. Bununla birlikte makat da dahil olmak üzere genital bölge siğilleri söz konusu olduğunda, bu tedavi yönteminin en büyük dezavantajının uygulama sonrasında hastada yol açtığı ağrı olduğunu söylemek mümkündür.
Özellikle dış genital ve makat bölgesindeki küçük siğillerin yakılmasında bir alternatif olan elektrokoter yönteminin, skar dokusu oluşumuna neden olabileceği de bilinmektedir. Sırf bu nedenle çoğu zaman tercih edilmemektedir.
Ayrıca, elektrokoter yöntemi sırasında hissedilen ağrının fazlalığı sebebiyle uygulamanın lokal veya genel anestezi eşliğinde yapılmasına da karar verilebilmektedir.
Siğil yaktırma işleminin, bölgede bir miktar iz bırakması veya uygulama sonrasında bölgenin su toplama olasılığının bulunması dışında herhangi bir riski bulunmamaktadır.
Makat siğili kremi var mı?
Rektal kanama veya yaralara neden olmayan daha küçük boyutlu makat siğilleri için ilk tercih edilecek tedavi yöntemi siğil kremleridir. Çoğunlukla reçetesiz satılan bu kremler, cildin oldukça hassas olduğu anüs bölgesinde bilinçsizce kullanılmamalıdır.
Bu noktada yalnızca doktor tarafından önerilen ve reçete edilen kremlerin kullanılması faydalı olacaktır. Öte yandan reçetesiz satılan kremlerin büyük bir bölümünün makat bölgesi de dahil olmak üzere genital bölge için tasarlanmamış olduğunu bilmek önemlidir.
Makat siğili kendiliğinden geçer mi?
Anal siğiller tedavi olmaksızın kaybolabilmektedir. Bu durum elbette ki çok daha küçük siğiller için geçerlidir. Makat siğillerinin kendiliğinden iyileşmesi adına gerekli en büyük faktör, hastanın bağışıklık sisteminin bu durumla savaşabilecek kadar güçlü olmasıdır. Ancak çoğu durumunda profesyonel bir tedaviye ihtiyaç duyulmaktadır.
Öte yandan tedavisi tamamlanan siğillerin yeniden oluşma olasılıklarının olduğu da bilinmelidir. Makattaki siğiller tamamen temizlenmiş olsa dahi HPV virüsü vücutta kalmakta ve bu durum da siğil oluşumu için hastanın hala risk altında olduğu anlamına gelmektedir. Tedavi sürecinin ardından kişiler, bağışıklık sistemlerini güçlendirmek ve korumak üzere ek uzman tavsiyesi alabilir.
Makatta siğil ağrı yapar mı?
Makat siğilinin oluşum süreci her hastada aynı olmayabilmektedir. Kimileri semptomları çok daha şiddetli yaşarken, kimi hastalarda hiçbir belirti ortaya çıkmayabilir.
Genellikle daha hafif düzeyde rahatsızlık hissine yol açan makat siğilleri, birçok kişi için ağrının eşlik etmediği bir problemdir.
Makat siğili ele bulaşır mı?
Makat siğilleri cilt teması ile kolaylıkla bulaşabilmektedir. Bu da tedavi edilmeyen siğillerin hastanın el teması aracılığı ile hem kendi vücudundaki diğer bölgelere yayılımı hem de temaslı diğer kişilere bulaştırması anlamına gelmektedir.
Cinsel yolla bulaşabilen bu siğiller sadece bununla kalmayarak temiz olmayan tuvaletlerden direkt temasla da yayılım gösterebilmektedir.
Makat siğili başkasına geçer mi?
Makat siğili, HPV semptomlarına neden olmadığı durumlarda bile bulaşıcıdır. Enfekte kişiyle cinsel ilişki yaşayan veya siğil bulunan bölge ile doğrudan temas eden bireylerde yayılım görülebilmektedir.
Öte yandan enfekte kişinin elle siğil teması sonrasında gerekli hijyeni karşılamadan başkalarına dokunması da siğillerin bulaşmasına yol açabilmektedir. Ayrıca, bir şekilde enfekte kişinin siğil bulunan bölgedeki vücut sıvıları ile temas sonucu da siğil bulaşması söz konusu olabilmektedir.
Makat siğili ameliyatı sonrası dikkat edilmesi gerekenler
Büyümüş makat siğillerini ve rektum içerisinde yer alan siğilleri çıkarmak için bazı durumlarda en etkili yol olarak cerrahi prosedürler gösterilmektedir. Anal siğilleri çıkarma ameliyatı, siğillerin kesilmesini içerir. Rahatsızlığın ilerlemesine göre ameliyat lokal veya genel anestezi altında yapılabilmektedir.
Ameliyat sonrası iyileşme süresi ise prosedürün kapsamına göre değişiklik göstermektedir. Bu aşamada doktor tarafından önerilen istirahat süresi dikkate alınmalı ve hijyen açısından tüm talimatlara uyulmalıdır.
Ayrıca, operasyon sonrası kişilerin en az 3 ay süreyle cinsel ilişkiden kaçınmaları gerekmektedir. Tam iyileşmenin gerçekleşmesinin ardından düzenli aralıklarla kontrollere devam edilmelidir.
Bu sayede hastalığın tekrarlama riskinin de önüne geçilmiş olunmaktadır. Öte yandan cinsel ilişki yaşanan partnerlerin de belirli aralıklarla doktor muayenesinden geçmesi tavsiye edilmektedir.
