sintigrafi

Sintigrafi çekiminden sonra radyoaktif maddenin bulaşma olasılığına karşı insanlarla yakın temastan bir süreliğine kaçınılması gerekmektedir.

Sintigrafi işlemi esnasında hastaya verilen radyoaktif maddenin dozajı oldukça azdır ve bu sebeple de herhangi bir ciddi yan etkisi bulunmamaktadır.

Öte yandan özellikle emziren annelerin prosedür sonrası izolasyon kurallarına uyması ve bebeklerini emzirmeden önce en az 24 saat beklemeleri tavsiye edilmektedir. Verilen maddenin vücuttan atılımını kolaylaştırmak için genellikle hastalara işlem sonrası bol sıvı tüketmeleri söylenir.

Hekim tarafından iletilen herhangi bir farklı talimatın olmadığı durumlarda ise radyasyonun vücuttan atılımını kolaylaştırmak üzere hastalara işlem sonrası duş almaları da önerilebilir.

Buna göre, gereksiz yere radyasyona maruz kalınmaması açısından hastanın yakınları ve diğer canlılar ile tetkiki gerçekleştiren uzman doktor tarafından açıklanan süre boyunca temas etmemesi önemlidir.

Sintigrafi Nedir?

Bir görüntüleme yöntemi olan sintigrafi, diğer görüntülü tanı testlerinden farklı olarak radyoaktif maddelerin kullanıldığı bir süreci kapsamaktadır.

Bu prosedürde, oldukça düşük düzeydeki radyoaktif maddeler, hastaya ağız, damar veya nefes yoluyla verilmektedir.

Burada amaç maddenin vücutta dağılışını ve ortaya çıkan etkileri, gama kamera olarak adlandırılan özel bir kamera sistemi ile izlemek ve böylelikle de ilgili organ ve dokulardaki fonksiyon bozukluklarını tespit etmektir.

Nükleer tıpta uygulanan, tamamen güvenilir, ağrısız olan ve hasta için oldukça az bir miktarda yan etki veya alerji riski taşıyan bu tanısal görüntüleme yöntemi, vücutta bulunan her tür kanserin, nörolojik hastalıkların, sindirim sistemi veya kalp ve damar hastalıklarının ve endokrinal sorunların teşhisini mümkün hale getirmektedir.

Bu yöntem aynı zamanda tiroid kanseri veya lenfoma gibi birtakım hastalıkların tedavisinde de kullanılabilmektedir.

Buna göre aşağıdakiler dahil olmak üzere farklı sintigrafi çeşitlerinin varlığından söz etmek mümkündür:

  • Kalp sintigrafisi: Koroner arter hastalığı olarak da bilinen damar tıkanıklığının teşhisinde uygulanmaktadır.
  • Karaciğer ve dalak sintigrafisi: Bu bölgelerdeki genel morfolojik yapıların incelenmesini ve yer kaplayan olası lezyonların tespitini sağlamaktadır.
  • Safra kesesi sintigrafisi: Safra kesesi hastalıkları ile ilgili bilgi sahibi olunmasına yardımcı olur.
  • Mide sintigrafisi: Gastrointestinal kanama yeri saptanması veya reflü gibi hastalıklarda tanı konulması amacıyla yapılmaktadır.
  • Kemik sintigrafisi: Kireçlenme, kanser ve benzeri kemik problemlerini tespit etmek adına tercih edilir.
  • Tiroid sintigrafisi: Tiroidin çalışma sürecindeki aksaklık veya bozuklukların anlaşılabilmesi için yapılır.
  • Akciğer sintigrafisi: Çoğunlukla pulmoner emboli durumunun tespiti için uygulanan yöntemde aynı zamanda akciğerlerin yapısı ve bu alandaki damarların durumu da izlenebilmektedir.
  • Böbrek sintigrafisi: Renal sintigrafi olarak da bilinen bu testte ise böbrek fonksiyonları ve yapısı incelenir.

Sintigrafi nasıl çekilir?

İşlem esnasında dikkat edilmesi gereken bazı noktalar söz konusudur. Buna göre hastanın sürekli olarak kullandığı bir ilaç olup olmadığı mutlaka öğrenilmelidir.

Ayrıca, özellikle kalp sintigrafisi öncesinde hastanın ortalama 5-6 saat öncesinden yemeye ve içmeye ara vermiş olması beklenir.

Böbrek veya kemik sintigrafisi çekiminde ise işlem öncesi hastanın bol sıvı tüketmiş olması gerekmektedir. Prosedürden yaklaşık 2 gün önce aşırı yağ ve şeker içeren gıdaların kesilmesinde fayda vardır.

İşlem başladığı anda ise öncelikle hastaya uygun şekilde ve çok az ölçüde radyoaktif madde verilmektedir. Bu maddenin vücuda dağılması ile birlikte organların, kemiklerin veya dokuların 2 ya da 3 boyutlu görüntülerinin izlenmesi mümkün olmaktadır.

Bu testin yalnızca nükleer tıp alanında uzman olmuş kişiler tarafından gerçekleştirilmesi oldukça önemlidir. Öte yandan çekim öncesinde hastanın kendisine verilen özel önlüğü giymesi ve tüm aksesuarlarını çıkarması istenmektedir. Uygulamanın devam ettiği süre boyunca ise hastadan hareketsiz kalması beklenir.

Özel tetkik masasında gerçekleştirilen bu testin sonunda elde edilen sonuçlar, ilgili uzman hekime aktarılmakta ve hekim tarafından herhangi bir aksi durumdan bahsedilmiyorsa hasta normal yaşantısına devam edebilmektedir.

Sintigrafi fiyatları?

Radyoaktif madde ile desteklenen ve vücudun kesitsel olarak incelenebilmesini mümkün hale getiren bu işlem, günümüz tıp dünyasında oldukça yaygın bir şekilde kullanılmaktadır.

Özel hastanelerde, görüntüleme merkezlerinde ve devlet hastanelerinde uygulanabilen bu görüntüleme testi, oldukça kısa sürede tamamlanabilmektedir.

Hastane veya görüntüleme merkezinin yoğunluğuna göre sonuçların alım süresinin değişebildiği bu yöntemde, fiyatlar ise hem sintigrafi çeşidine hem de prosedürün uygulandığı merkeze göre farklılık göstermektedir.

Kalp sintigrafi nasıl çekilir?

Miyokardiyal sintigrafi olarak da bilinen işlemle kalbin perfüzyonu, radyoaktif olarak işaretlenmiş maddelerin kullanılmasıyla ölçülebilmektedir. Böylece, koroner anjiyografi gibi invaziv önlemler olmaksızın kalbin zayıf vaskülarize bölgelerini teşhis etmek mümkün olmaktadır.

Miyokard sintigrafisi kalp kasının kendi kan akış koşullarını gösterirken, koroner anjiyografi kalp kasını kanla besleyen damarların durumunu görselleştirir.

Miyokard sintigrafisi, koroner kalp hastalığının teşhisine, özellikle de koroner damarların daralmasının, kalp kasında ilgili bir dolaşım bozukluğuna yol açıp açmadığı sorusunun yanıtlanmasına olanak sağlamaktadır.

Çoğunlukla daha önceden uygulanan efor testinden yeterli verinin alınamadığı durumlarda veya efor testi yapılamadığında kalp sintigrafisine başvurulmaktadır.

Vücuda verilen radyoaktif maddenin bölgelerdeki tutulumu, işlem süresince gözlemlenmektedir. Maddenin tutulumu her yerde eşitse herhangi bir damar tıkanıklığı durumunda söz edilememektedir.

Öte yandan yalnızca belirli bölgelerde tutulum varsa, o bölgeyi besleyen damarlarda tıkanıklık olma riski üzerinde durulmaktadır. Doğru sonuçların alınabilmesi için kalp sintigrafisi öncesinde hastaya efor testi de yapılabilmektedir.

Bu sayede hem yorgun hem de dinlenmiş halinde toplanan veriler karşılaştırılabilir.

Kalp sintigrafi süt çikolata neden istenir?

Miyokard perfüzyon sintigrafisi, hastanın aç olarak katılması beklenen bir prosedürdür. Bununla birlikte birçok vakadan, yanlarında süt ve çikolata getirmeleri istenmektedir.

Stres çekimi olarak da bilinen ve sintigrafi öncesi uygulanan efor testinden sonra kalp hızının artması ile hastaya radyoaktif madde verilmektedir. İlacın enjeksiyonunun ardından ise hastadan bekleme odasında çikolata ve sütü tüketmesi istenir.

Bunun temel sebebi, ilacın kalp tarafından tutulduğu kadar karaciğerde de tutulma özelliğine sahip olmasıdır. İşlem öncesinde tüketilen süt ve çikolata ise karaciğer tutulumunu minimize etmektedir. Bu sayede de kalp incelemesi açısından daha sağlıklı sonuçlar almak mümkün olmaktadır.

Kalp sintigrafisi sonrası yapılması gerekenler nelerdir?

Kalp çekimi sonrasında da tıpkı diğer çekimlerde olduğu gibi izolasyon kurallarına özen gösterilmesi gerekmektedir.

Çok klasik bir yöntem olan toprak ile temasla, radyasyon fazlalığının vücuttan atımı kolaylaştırılabilir. Bununla birlikte evli hastaların birkaç gün eşlerinden ayrı yatmaları tavsiye edilmektedir.

İşlem sonrasında ortalama 2 gün boyunca yüksek iyotlu gıdalardan uzak durulmalı ve doktorun tavsiye ettiği beslenme şekli uygulanmalıdır.

Radyasyonun vücuttan atılımda en temel madde idrardır. Bu sebeple işlem sonrasında mümkünse kullanılan tuvaleti kişiselleştirmek ya da en azından her idrar yapımı sonrasında gerekli dezenfeksiyonu sağlamak çok önemlidir.

Ellere veya vücuda herhangi bir şekilde idrar bulaşmamasına özen gösterilmelidir. Mümkün olduğunca bol su içmek ve sık tuvalete çıkmak da radyasyonun atılımını kolaylaştıracaktır.

Sintigrafi zararları?

İşlemi yaptıracak kişilerin ilk endişe duyduğu konu, vücuda alınacak radyasyonun zarar verip vermeyeceğidir.

Ancak söz konusu radyasyon aslında herhangi bir röntgen filmi çekimi esnasında maruz kalınan kadardır. Bununla birlikte ilacın radyoaktif özelliğini zaman içerisinde kaybettiği ve doğal yollarla rahatlıkla vücuttan atıldığı da bilinmektedir.

Oldukça düşük dozda verilen bu maddenin, işlem sonrasında da vücutta herhangi bir hasar veya tehlike oluşturma ihtimali bulunmamaktadır.

Sintigrafi çekimi ne kadar sürer?

İşlem yaklaşık 15-20 dakika içerisinde tamamlanmaktadır. Vücuda verilen radyoaktif madde içerikli ilaç dışında herhangi bir ön hazırlığın bulunmadığı bu testte, ilk çekimin ardından 2 saat sonra görüntülerin tekrarlanması da söz konusudur.

Hastaya galyum adlı radyoaktif bir elementin damar yoluyla verildiği özel uygulamalar ise 24 saat ile 48 saat arasında değişen çekim sürelerini içermektedir.

Öte yandan çekim sürelerinin, görüntülemesi yapılacak organ veya dokunun genişliği ile paralel olarak uzadığını da söylemek mümkündür.

Sintigrafi sonucu ne zaman çıkar?

Sonuçların uygulama ile aynı gün içerisinde alınabildiği bir testtir. Prosedürün tamamlanmasının ardından en geç birkaç saat içerisinde sonuçlar ilgili hekime ulaştırılır.

Sonrasında ise hastaya kontrol muayenesi için randevu verilmektedir. Bu süreçte elde edilen verilerin doğru yorumlanabilmesi ve gerekli karşılaştırmalı değerlendirmenin yapılabilmesi adına varsa önceki test sonuçlarının getirilmesinde de fayda vardır.

Sintigrafi çekilen kişi radyasyon yayar mı?

İnsanlar hayatları boyunca birçok sebepten dolayı radyasyona maruz kalmaktadır. Kullanılan elektronikler, televizyon, mikrodalga fırın, buzdolabı ve benzeri birçok cihaz çevrede oluşan radyasyonun kaynakları arasındadır.

Bununla birlikte uygulanan görüntüleme testlerinde etkilenilen radyasyon düzeyi de tercih edilen teste ve vücuttaki uygulama alanına göre farklılık göstermektedir.

Sintigrafi çektiren hastalar ise vücutlarına aldıkları radyasyonu bir süreliğine yayabilmektedir. Bu nedenle de başta çocuklar ve hamile kadınlar olmak üzere çevrelerindeki insanlardan belirli bir süre uzak durmaları gerekmektedir.

Herhangi bir sebeple karşı karşıya gelme durumunda ise kişi ile hasta arasında 1 metre mesafe olmasına özen gösterilmelidir.

Sintigrafi ile anjiyo arasındaki fark nedir?

Anjiyo, kanın kan damarlarından veya kalpten nasıl aktığını tespit etmek ve olası tıkanıklıkları öğrenebilmek amacıyla uygulanan bir görüntüleme prosedürüdür. Bu uygulamada görüntülerin ele edilebilmesi amacıyla X ışınlarından yararlanılmaktadır.

Sintigrafi ise hedef bölgedeki hücre canlılığı ve perfüzyon durumu hakkında bilgi vermektedir. Kısaca, perfüzyon sintigrafisi ile hastalığın var olup olmadığına karar verilirken anjiyografi ile damarlardaki darlıkların yerleri görülmektedir.